"İçimde bağırıp duran, 'Ben büyüdüm artık, kapıyı kendi anahtarımla açtım!' diyen sesi kontrol etmeyi başaramadım. Neyse ki ağzımı elimle kapadım da kimse duymadı. Sanırım o yüzden içimdeki ses bana biraz kızdı ve karnımda tepinmeye başladı. Onu sakinleştirmek için, babamın genellikle bana sinirlendiği zamanlar yaptığı gibi, deriiin bir nefes alarak odama girdim, kapıyı kapattım. Annemin, 'Ellerini yıkamayı...' cümlesinin yarısı kapının arkasında kaldı. Okulda öğretmenim, evde de annem sürekli hatırlatırken istesem de ellerimi yıkamayı unutamam ki! Sanırım şu yüz yaşına kadar bekleme işini de bir kez daha düşünmeliyim. Herkes bana hâlâ bebekmişim gibi davranıyor. Kimsenin benim büyüdüğümü anlayacağı falan yok."