Barış Bıçakçı, Herkes Herkesle Dostmuş Gibi kitabı ile geniş bir okur kitlesiyle `dostmuş gibi...` olmuştu. Bu uzun hikâye veya küçük roman da onun `ruh akrabalarına` çok iyi gelecek! Uzaktan ama içten dostluklar için güzel bir mecra, insanın kendine dönmesine omuz veren sağlam bir arkadaş olan radyonun aracılığıyla kesişen yaşantılar var Veciz Sözler´de de. Verilen anahtar kelimeyle veciz sözler `üretilmesini` isteyen bir radyo programının zihinlerde, gönüllerde, içe bakışta açtığı kapılar... Söylemeye gerek var mı? Bu kitabın da gizli kahramanı: Dostluk... Yeni zamanlarda dostluğu en güzel hikâye eden yazarla karşı karşıyasınız! Ve dostlukla içiçe, sanki onun bir akrabası gibi: Aşk... Dostluk ve aşkın beklentileri, hayalleri, imaları, vaadleri, hiç `büyük olay`lara ihtiyaç duymadan, güçlü bir roman gerilimi üretiyor Veciz Sözler´de. Mustafa Arslantunalı Virgül´de Barış Bıçakçı´nın ilk kitabının dili ekonomik ve zarafetle kullanışından bahsederken, şöyle demişti: `... bir ´ilk kitap´ değil bu. Olsa olsa, zamanla kazanılan yumuşaklığa zaten erişmiş bir yazarın ilk kitabı.` Veciz Sözler, işte böyle bir yazarın, -daha da olgunlaşmış!- ikinci kitabı...