Nereye gidersen git, kaçtıklarını götürürsün beraberinde... Gece rüyanda gördüğün, yüreğini hoplatan, uyuz olduğun yakışıklı, serseri, vurdumduymaz, ukala Komiser... Sabahında karşına eli kanlı Katil olarak çıksa... Ve sana hayatının en büyük gerçeğini sunsa... Ne yaparsın? Her şey zaten karmakarışık olmuş, hayaller ve gerçekler birbirine karışmışken, bir de üstüne onun gönülsüz tutsağıyken... İstekli esiri olursa... Rüya, hayatı boyunca tek bir amaç için yaşayan hayalperest bir genç kız. Düşlerinin prensi; yani Mustafa onun hayatının erkeği ve geleceğinin tek sahibi...ydi! Ta ki bir gece rüyasında Şahin'i görüp, hayalin gerçek olmuş haliyle; sabahında karşısında bulana kadar... "Benim adım Rüya... Serçe değil..." diye itiraz etti kız. "Ben de Şahin... Serçe! Tanıştığımıza memnun olmadım... Ama bir süre öyleymiş gibi yapabilirim..." dediğinde sesi kararlılıkla yükseldi. "Sen de yapabilirsin!"