On hikaye içeriyor bu kitap. Ortak nokta, öteki insanların hikayeleri olmaları. Karakterlerimin hemen hiçbiri gerçek bir kimlikle var olmadılar yeryüzünde. Ancak hikayeleri okuduktan sonra onların yaşamadıklarını iddia etmek çok zor. Onları ben kıvılcım olarak yakaladım. Başka türlü yaşar kılamayacağım için, göğsümün ortasında kor ateş olarak taşıdım. Çok yaktılar beni.
Zehir Zıkkım Hikayeler, adını kimliğinden alan bir kitap. Onu bir okuyuşta bitiremeyeceksiniz. Çevrenizi kuşatan, içinize dolan kederi biraz hafiftletmek için, zaman zaman bırakmanız gerekecek. Düşünmemek, özeleştiri yapmamak istiyorsanız, amacınız okuyarak eğlenmekse, bu kitabı elinize bile almayın.
Bu coğrafyanın, bu tarihsel geçmişin, bu toplumun gerçeklerinin birikimleriyle kadınlara tutulmuş aynadır Zehir Zıkkım Hikayeler.
Evet, zehir zıkkımlar... Ya siz nasıl olmalarını isterdiniz?
- Ayla Kutlu-Kitabın arka kapağındaki, Ayla Kutlu tarafından kaleme alınmış tanıtma yazısı öykülerin ''ötekiler''i anlattığını söyler... Çok doğru. ''Kadınlar ve Kuyular''da ötekiliği intihara, cinayete varan sıra dışına düşmüş kadınların dramları ve trajedileri vardır. ''Dram'' diyorum, çünkü Elmas gibi, gövdesindeki hayat enerjisine kulak verip aşka heveslenen, birey-toplumsal çevre ikileminde yenik düşenleri anlatır bu öyküler. ''Trajedi'' diyorum, çünkü kişisel hiçbir katkısı bulunmadan, kapalı toplumun tesadüflerinin itelemesiyle erkek şiddetine ve cinsel sömürüye uğrayan Zühre gibi kadınları da anlatmaktadır, öyküler. ''Bu kadarı da olmaz!'' dedirten acılardır bunlar. Bu kadarı olur! İnsan canına ya da evladına kolay mı kıyar! ''Olmaz'' duygusunu veren, kitaptaki acılara peş peşe dalmaktır. O nedenle yazar bizi uyarır, ''kitabı bir okuyuşta bitiremezsiniz'' der. Her öyküden sonra, bir düşünme, etkiyi sindirme dönemi gerekmektedir.
Diğer bölüm, ''Yabancılıklar'' adını taşır. Burada, yoksulluk, eğitimsizlik, cezaevine dönüşmüş aile ortamlarında kadın olmak, yabancı bir ülkede bulunmak, azınlık mensubu olmak gibi nedenlerle çevrelerine yabancılaşan yalıtılmış insanların delirme süreçlerine tanık oluruz (tek aykırı örnek, ''Yaşamın Şiiri'' adlı öykü). ''Tanıklar'' aile içi şiddetin ve kızı bu aşağılanmaya maruz kalan ananın iç paralayıcı öyküsüdür. ''Matmazel Dimitra'nın Bitmemiş Hikâyesi'' tutucu aile düzeninde kadın doğma felaketine uğramış Dimitra'nın azınlık mensubu olmakla katmerleşen çilesidir; delirmeyle son bulacak - hayır, son bulmayacak, sürecektir.
-"Kuyular, sesiz kızların kuyuları", Erendiz Atasü- Detay Bilgileri |
Dil | Türkçe |
Basım Tarihi | 2001 |
Yazar | Ayla Kutlu |
Sayfa Sayısı | 248 |
Kağıt | 3. Hamur Kağıt |
Kapak | Karton |
Basım Yeri | Ankara |
Baskı Sayısı | 1 |
Isbn No | 9789754949391 |