"Bu uzaklıktan bakıldığında masa, kıyıdan açılmaya hazırlanan bir tekneye benziyordu. Öteki masalar dolmuştu. Sanki birazdan bir şey olacak, diyelim bir düdük çalacak ve masa, kıyıyla bütün bağlatılarını koparıp engine doğru yol alacaktı. Ya da içli bir şarkı yükselecekti belki, eski kışların, eski yazların yüreğine saplanacak, eski sevgilerin kabuğunu sıyıracaktı.
Masayı bu yolculuktan alıkoyan tek şey, Olcay ile Bülent'in ortak varlığıydı. Sema, Olcay'ın yanılmadığını seziyordu: alttan alta fokurdayan bir tedirginlik gittikçe su yüzüne çıkıyordu. Ürperdi."
Tomris Uyar'dan, ilişkilerdeki tutku ve ihaneti, birlikte ve ayrı ayrı yaşanmış yılların biriktirdiklerini masaya yatıran, çoksesli bir anlatı. Ali Arif Ersen'in özgün resimleriyle.