Lord Henry Wotton, arkadaşı resmen Basil Hallward'ın atölyesinde, yirmi yaşında, çok güzel bir delikanlının portresini görür. ''Fildişinden ve gül yapraklarından yapılmış'', ''made out of ivory and rose leaves''İzlenimini veren Dorian Gray'i tanımak ister. Ama Lord Henry'nin Dorian üstüne kötü bir etkisi olacağından korkan ressam, buna razı değildir. Çünkü modeline, sevginin sınırlarını aşan derin bir tutkuyla bağlıdır. İleride göreceğimiz gibi, Oscar Wilde Mahkemelere düşünce, bir erkeğin başka bir erkeğe böyle bir tutku duymasının normal olup olmadığı sorulmuştu ona. Oysa Basil Hallward, erdemli bir insandır; tutkusunda hiçbir sapıklık yoktur. Dorian Gray'in güzellik kavramına tapar aslında...