Tantra bir haz yolu değildir. O özgürlüğün yegâne yoludur. Tantra haz düşkünlüğünden çıkmanın tek yoludur. Cinsellikten çıkmanın tek yoludur. Başka hiçbir yol insana faydalı olmamıştır; diğer bütün yollar kişiyi daha da cinsel hale getirmiştir.
Cinsellik yok olmamıştır. Dinler onu sadece daha zehirli hale getirmiştir; o hâlâ orada, zehirli bir şekilde mevcut. Evet, insanın içinde suçluluk doğmuştur fakat cinsellik yok olmamıştır. Yok olamaz çünkü o biyolojik bir gerçekliktir. O varoluşsaldır; bastırarak basitçe onu yok edemezsin... Nilüfer çamurun içinden çıkmak zorundadır, daha yükseğe gitmek zorundadır ve baskı onu daha çok çamurun içine iter, onu bastırmaya devam eder. Şimdiye dek bütün insanlığın yaptığı şey, cinselliği bilinçsizlik çamuruna bastırmak oldu. Bastırmanın pek çok yolları var ve bunlar daha da fazla cinsellik ve haz hayali yaratır. Tantra der ki: Her ne olursa olsun anlaşılmalıdır ve anlayış sayesinde değişim kendi uyumu içinde gerçekleşir.