"Bu yüzden çok çelimsizdi annem. Çelimsizdik. Derimle inatlaşan kemiklerim, olduğumun on misli çirkin gösterirdi beni. Şehrin sırtını döndüğü üç katlı bir gecekondunun merdiven altındaki kömürlükten bozma bu güneşsiz odasında, orkideler
yetişecek değildi elbet. Bir saksımız vardı. Kapının yanındaki asanın üzerinde beklerdi. Annem yıkadığı çatal bıçağı yatağın altındaki tahta valize kaldırmadan önce, kurusun diye onun içine koyardı. Saksıdaki o eğri büğrü çatallardan farksızdık biz de. Bunca çirkinliğimize karşın, kırık bir ayna asılıydı yatağın çaprazındaki duvarda. Başka yüzler arardık bakıp bakıp... Bir gece, gözlerimi ağlar buldum o aynada. Boğazımdaki hıçkırığı fark ettim hemen sonra. Annem telaşla heladan çıkıp, niye ağladığımı sordu. Cevap aynadaydı. Yüzümde. Yüzünde. "Ağlama" dedi sarılıp, "sen başkasın. Eylül'de okula yazdıracağım seni." Aynadaki kırıktan güneşi gördüm o an sanki... Gülümsüyordu."
Detay Bilgileri |
Dil | Türkçe |
Basım Tarihi | 2013 |
Yazar | Hakkı İnanç |
Sayfa Sayısı | 118 |
Kağıt | 2. Hamur Kağıt |
Kapak | Karton |
Basım Yeri | İstanbul |
Baskı Sayısı | 1 |
Ebatlar (YxG) | 14x20 cm |
Isbn No | 9786054764198 |